-(ü)kü(k) eki;
–gü–
Bu ek aslında genişletilmiş eklerdendir. Ekin ilk durumu –ük ekidir. –Ükük eki ise -ük ekiyle isimleşmiş bir fiilin (sor-uk_soruğ_soru), ya ikinci bir ismi (sor-uk-uk_sorukuğ_sorgu)
ya da aynı bir ismi (bil-ik; bil-ik-ik_bilikiğ_bilgi) karşılar.
Yani, -gi eki tek başına ele alındığında isim fiil ekidir.
Fiil çekimlerinde; bu şekli ile –gi eki fiil çekimlerinde kullanılan bir ek değildir. ???
İsim çekimlerinde; İsim çekimlerinde ise isimleşmiş bu fiili belirli bir isim yapar.
ör: Men bil-ük-ük bilitük._Ben biliki (bilgiyi_bil-ük-ük) bildi.
Kalılıcı isim olarak; sorgu_ sorgulamak, soruya tabi tutma olayı, sor-uk-uk_sorukuğ_sorgu(ğ)
bilgi_ bilmek, bilmekle elde edilen şey, bil-ük-ük_bilüküğ_bilkü(ğ)
Not; ‘bilgi’ isminin fiilden artırılılmış birinci şekli ‘bilik’tir, ‘bilgi’ ise fiilin ikinci kez artırılmış halidir.
‘sorgu’ ismi de yine öyle, ismin artırılmış birinci şekli ‘sor-u(k)’ dur, ‘sorgu’ ise artık ismin ikinci defa artırılmış şeklidir.
-il eki; il’işmek ( ilisi olmak), il’işik ( ilisi oluk ), ilgisi oluk (ilügüsük oluk), ilişkili (ilişik ilük_ilişkiyle ilgili); ilmek; bağlı olmak, alakalı olmak; takmak, takınmak, döndürüp çevirip takmak; çevirmek, çevrelemek, kendine veya kendinde çevirmek … anlamlarını veren edilgenlik , olganlık kategorilerini oluşturmak için kullanılan fakat esasen etken olan fiilden kalmış bir ektir.
Fiil çekimlerinde; edilgen fiil; Ali dövüldü. Özne; kırıldı, yazıldı, çizildi,…
olgan fiil; Ali yıkıldı. Özne; çözüldü, bozuldu, büzüldü, kir (i)lendi, …
Fiil çekimlerinde; Emir kipi oluşturabilir; Çekil !, Kaçıl !, Kaçılın !, yaz-g-il !, …
Fiilden kalan isim; kurmaktan_kurul,… Seçil , Sevil, Anıl, …
İsim eki olarak; -il eki –ük ekiyle desteklenerek (-ilük/ -lük, -lık ) eşyayı tarifler. O eşya (gözlük) veya yer ki asıl eşyaya (odun-luk) bağıntılıdır. Onun için yer alır. Ve sonra yer (çamlık) bu eşyayla anılır olur.
Arıca, -(i)lük eki bir isimden önce kullanılırsa tamlama oluşturur ve ekteki –k ünsüzü istenirse düşürülür.
Ör; taşlı yol, engelelli arazi, çamlı tepe,…
-lük ekli sözcük yalın kullanıldığunda –k ünsüzü yerindedir.
Ör; çamlık, taşlık, odunluk, gözlük, kulaklık, kitaplık, …
Fakat, isim özel isimler veya soy isimleriyle yalın olarak kullanılmasına rağmen –k ünsüzü kalkar. Çünkü bu olmaz ise bir şey için yapılmış, hazırlanmış (kurbanlık koyun) anlamını verir.
Ör; Çayırlı, Yokuşlu, Develi …,
-il eki; il’işmek ( ilisi olmak), il’işik ( ilisi oluk ), ilgisi oluk (ilügüsük oluk), ilişkili (ilişik ilük_ilişkiyle ilgili); ilmek; bağlı olmak, alakalı olmak; takmak, takınmak, döndürüp çevirip takmak; çevirmek, çevrelemek, kendine veya kendinde çevirmek … anlamlarını veren edilgenlik , olganlık kategorilerini oluşturmak için kullanılan fakat esasen etken olan fiilden kalmış bir ektir.
Fiil çekimlerinde; edilgen fiil; Ali dövüldü. Özne; kırıldı, yazıldı, çizildi,…
olgan fiil; Ali yıkıldı. Özne; çözüldü, bozuldu, büzüldü, kir (i)lendi, …
Fiil çekimlerinde; Emir kipi oluşturabilir; Çekil !, Kaçıl !, Kaçılın !, yaz-g-il !, …
Fiilden kalan isim; kurmaktan_kurul,… Seçil , Sevil, Anıl, …
İsim eki olarak; -il eki –ük ekiyle desteklenerek (-ilük/ -lük, -lık ) eşyayı tarifler. O eşya (gözlük) veya yer ki asıl eşyaya (odun-luk) bağıntılıdır. Onun için yer alır. Ve sonra yer (çamlık) bu eşyayla anılır olur.
Arıca, -(i)lük eki bir isimden önce kullanılırsa tamlama oluşturur ve ekteki –k ünsüzü istenirse düşürülür.
Ör; taşlı yol, engelelli arazi, çamlı tepe,…
-lük ekli sözcük yalın kullanıldığunda –k ünsüzü yerindedir.
Ör; çamlık, taşlık, odunluk, gözlük, kulaklık, kitaplık, …
Fakat, isim özel isimler veya soy isimleriyle yalın olarak kullanılmasına rağmen –k ünsüzü kalkar. Çünkü bu olmaz ise bir şey için yapılmış, hazırlanmış (kurbanlık koyun) anlamını verir.
Ör; Çayırlı, Yokuşlu, Develi …,
-(y)ür eki;
Fiil çekimlerinde ; hareketin hazır zamanda yapıldığını bildirir.
Ör; O an avtobuslan geliy-ir-dim.
Fiillerdeki harekretin taşınmasında ; yapmak anlamındadır bu durumda özne sadece fiili üretir.
Ör; Ali odasını süp-ürtü/ süp- yaptı.
Kedi öl (t)-ürti. (fareyi)
Fiil veya isim cümlelerinde mevcut durumun devam ettiğini bildirir.
Ör; O bir öğrenci-d-ir. (oyuncud-ur)
Ali işini bitirik-t-ir
İsim çekimlerinde; eşyanın dil sahasında valığını sürdürdüğünü bildirir.
Ör; Men atıg-ar-ür bindik. _ Bindiğim at (oluyor/ attır )
Türemiş isim olarak; fiille kastedilen hareketin eşyada kaldığını ve varlığını sürdürdüğünü bildirir.
Ör; yatır, kısır, kusur
ay-r-an
uyruk
öksürük
–er eki;
Fiil çekimlerinde; bir hareketin genellikle arada bir, sık sık, daima, sürekli… gerçekleştiğini bildiren bir tarz ekidir.
Ör; Her hafta sonu sinemaya giderim.
Yine; geleceğe yönelik bir belirsizlik de bildirebilir.
Ör; Biraz sonra sonra gider bakarım.
Kalılıcı isim olarak;
Eşya ismi olarak; döner_ Döndürülerek pişirilen et v.s yiyecek.
keser_ Kesme harereketini gerçekleştirmek için yapılmış el aleti.
biçer döver_ Biçme ve dövme hareketini gerçekleştiren makine.
İş ve meslek ;
okur _ Bir yayını (gazete dergi) sürekli takip eden, daimi takipçisi
yazar_ Yazmayı kendine iş edinmiş kişi.
–ici/ –ucu (-itsük/ –itsi/ –tsi/ –çi ) eki;
Fiil çekimlerinde; harekete konu kişinin hazır zamanda haraketi yapısı olduğunu bildirir.
Ör; Bu akşam ben kalıcıyım.
…kalıcı(k).
kalıtısı(ğ)
kalıt-ısı ar-ük (kalıtısı oluk/ olmuş) Yada; kal-ıg-ıs- ık-arur (kalısı olur/ oluyor)
kalıtsak kalı(ğ)sarr
kalıçak kalısar, geliser, gidiser…
Ör; O bu akşam bizde kalıçak
Ör; O gelügitusik erük (gelisi oluk)
… gelügitisig erük (geli edisi oluk-tur)
geleg itsi-ğ/-y erk
gele….çiyek
gel……eç/c ek
Kalılıcı isim olarak; yazıcı_ yazma hareketini yapan kişi veya alet.
….yazit-isü(k)
yazitsiğ
yaziçiğ
yaziçiy
yazıcı
–iş (-isy ) eki;
Fiil çekimlerinde; özne, hareketine ya bir başka özneyle karşılıklı veya birlikte sahiptir. (dilsel)
… yapıcıdır. (fiziksel)
Ör; Ali ile Veli dövüştü.
_ … dövüsü oluk / dövüg-üs-iy-ük/ dövüsyük / dövüş-ük
Ör; Ali ile veli yarıştı.
… veya bir nesneye karşı sahiptir (dilsel) yapıcıdır.
Ör; Ali Veli ile dövüştü.
Ör; Ol menim birle yaz-ış-ık.
_ yazıg-ıs-ük-ük ( Benim gibi yazısı oluk, tanısı oluk_tanışık)
_ yazığ-ıs-ıy-ük
_ yazıy-ısyık
_ … -ış-….
Kalılıcı isim olarak;
Eşya ismi olarak; Eşyanın sahip olduğu hareketiyle adlandırılmış olmasıdır. Ya da hareketin geçekleştirilmesi için yapılmış eşya veya yer.
giriş_ girmek hareketi için yapılmış yer, ‘girisi olan yer’
Veya ‘çıkış’
Ayrıca; _ kar-ıg-is-yık _(karışık)__ Çok karisyik bir durum.
_ yak-ığ-is-y-ık-(i)l-i(k) _ (yakısıklı_yakışıklı)
_ sar-ığ-is-y-ın__ sarısın _(sarısı olan)
-m eki;
kes-im, çiz-im, yaz-ım, böl-üm, bas-ım, kıy-ım, duy-um, çarpım, çıkarım, tasarı-m, öl-üm, yaşa-m, paylaş-ım, yerleş-im, dön-üm, at-ım-lık, sök-üm, çekim, sun-um, gir-iş-im, dön-üş-üm, ger-il-im, kar-ış-ım, titreşim, dev-in-im, dev-ir-im, kurul-um, sür-üm, …
Yine, ‘Menig bargum yaktı.’ _Yani ‘Benim gitmem yaklaştı‘
‘bargum’ çekimli fiil yapısı üzerinde biraz duralım. Bu çekimli fiil şu haliyle üç ayrı parçadan oluşur Bunlar;
‘bar-’ ( git-/ var-/ ulaş-) ; fiil kökü
‘ –g-’ (-ük); bitmiş tarzda sıfat fiil eki ; varık(barık)_ gidik, bitik, sönük…
‘-m’ (-ım,-üm); aitlik eki; benim, kitabım, benim geçmişim, benim yaptıkım…, ve benim gidikim,
ya da; Benim varıkım…( ‘meninğ barıgım bolsa manğa tuşgıl’)
Yani; Benim barüküm…
Nihayet; Benim bargum…
… buraya kadar çekimli fiilimizi parçalarına ayırmış olduk. Fakat yapı bu son şekliyle kalmadı tabi. Bundan sonra,
‘Benim barığm/ barım.’ olacak şekilde daralmaya gider. Gittiğinde ise bugünkü ‘gitim’, yazım, çizim… veya ‘sunum’ fiilden isim şeklini alır. Yani, bu günkü yazım, çizim, sunum… gibi fiilden isim yapılarının geçmişine gidersek karşımıza ; çizikim, yapıkım, sunukum… Veya; yapıgum, sunugum, barıgum… şekillerine rastlarız.
Böyleyse demek ki ortada bir aitlik eki (-m), bir de bitmişlik veya oluşmuşluk (-ük) durumu vardır.
Yani, ‘sunum’ fiilden isim yapısında; sun-_fiil kökü,
–uk_ bitmişlik eki
–m _ aitlik eki ( birinci şahsın eki olsun)
Peki, biz sunumum, sunumun, sunumu, sunumumuz, sunumunuz, … gibi şahıslara göre çekimlerde yapabiliyiyoruz. Yaptığımızda ise ifadelerin her birinde bir –ük bitmişlik ve –m aitlik de bulunmuş olabilmekte ? Bu örnekleri; Benim çizimim, senin çizimin, onun çizimi…, Veya; Benim gidimim, senin gidimin… diyede çoğaltabiliriz. Yine ortada (saklı) bir –ük bitmişlik eki ve –m iyelik eki bulunuyorsa öylese biz bu -ük eki yerine diğer bitmişlik eklerini kolayca yerleştrebiliriz. Yani, Benim gitti(k)mim, Senin gittimin, … diyebilirdik, fakat demiyoruz artık, çünkü zaten ‘senin çizimin’ ifadesinde saklı bir –ık eki olduğunu biliyoruz.
Burada dikkat çeken esas şey şudur. ‘yazım, çizim, sözüm… örrneklerinde bir bitmişlik vardır diyelim. Fakat –m eki şahsa ait bir ekti?
Türkçe için bir şeyden bahsedelim.
Türkçenin konuşulduğu bazı yörelerde batıl bir inanış vardır. Şöyle, çocukları erken yaşta ölen bir anneye doğacak çocuğunu satmasını söylerler. Belliki bunu bir uğursuzluk saymışlardır. Ve kadın ‘Ben bu yavrumu sattım.’ Der. Bundan sonra çocuğun adı ‘Satılmış’ veya ‘Satım’ olarak koyulur. Evet ‘Satım’ yani ‘Sattım’ veya ‘Satıkım’
Durum şöyle oldu haber kipinde bir çekimli fiil sabitlenerek kalıcı isim (Satım) oldu. Ve bu isim içerisinde bir bitmişlik ve birinci şahıs aitlik eki bulundu. Fakat isimden bir –t harfi düşmüştür. Oysa ‘küstüm çiçeği’ örneğinde bu –t hala bulunmakta ve istersek buna ‘küsüm çiçeği’ de diyebiliriz. Yani küstüm diyen çiçek veya küstüm olan çiçek. Yine küsü(tük)m olan.
Veya, küsüm oluk, küsüm erük, küsümarük, küsmark, küsmak, küsmek, küsmeğ, küsmey, küsme çiçeği.
Yine; bardım, bar(dıg)m, barıgm arük, barıgmark, barıgmak, barıgma, barma … (barmak bardım)
Yukarıdan buraya söylemeye çalıştığım üzere. Türkçede fiillerin mastar şeklinde bir bitmişlik ve muhatabın hareketle birinci ağızdan kazanmış olduğu sahiplik yatmakta.
Örneğin; Benim buraya erken gelme-k/-ğim/ gelmem/ gelimim/ gelikim/ geldimim/ geldi-k/-ğim
…iyi oldu.
cülesindeki bütün bu yapıların aynı bir bitmişliği bildirmesi bundandır.
Yani; ‘yapmak’ fiilinin ayıklanması…
yapımak
yapıgmak
yapugum arük / yapgum arük / Benim yapgum arur/ turur/ var
yapugm ak
… gibidir.
Menig bargum yaktı. _Yani, ‘Benim gitmem yaklaştı’
Veya; ……… gitgum
Şimdi; ……… gid-im
Yani; ……… gidim yaklaştı. …Artık yerine; Benim gidimim/ sunumum (sunum oluk-um/ sunumgum)
Senin sunumun/ Senin sunman var?
İlkin;
Benim sunum var.
…. yapgum var/ arür yine; yap(ı)g–isü(k) var_ yapısı var
yap(ı)k–isü(k) arür_ yapısar (şart kipi)
yap(ı)g arisü(k) var/-dır _ yapası var/-dır
(istek kipi) Ya da;
Ben yap(ı)kum/ bar(u)gum_( gidik-im/ gittik-im)
veya;
…. yapgum arür (oluyor) yine; yapgum arük-üsü(k) yok
veya;
…….. yapgum arük (oluk ) yapım a-r-s
…….. yapığ-m a-ük yapmar-s
…….. yapı-mak yapmas
…….. yapı-mak (mastar)
-m eki;
kes-im, çiz-im, yaz-ım, böl-üm, bas-ım, kıy-ım, duy-um, çarpım, çıkarım, tasarı-m, öl-üm, yaşa-m, paylaş-ım, yerleş-im, dön-üm, at-ım-lık, sök-üm, çekim, sun-um, gir-iş-im, dön-üş-üm, ger-il-im, kar-ış-ım, titreşim, dev-in-im, dev-ir-im, kurul-um, sür-üm, …
Yine, ‘Menig bargum yaktı.’ _Yani ‘Benim gitmem yaklaştı‘
‘bargum’ çekimli fiil yapısı üzerinde biraz duralım. Bu çekimli fiil şu haliyle üç ayrı parçadan oluşur Bunlar;
‘bar-’ ( git-/ var-/ ulaş-) ; fiil kökü
‘ –g-’ (-ük); bitmiş tarzda sıfat fiil eki ; varık(barık)_ gidik, bitik, sönük…
‘-m’ (-ım,-üm); aitlik eki; benim, kitabım, benim geçmişim, benim yaptıkım…, ve benim gidikim,
ya da; Benim varıkım…( ‘meninğ barıgım bolsa manğa tuşgıl’)
Yani; Benim barüküm…
Nihayet; Benim bargum…
… buraya kadar çekimli fiilimizi parçalarına ayırmış olduk. Fakat yapı bu son şekliyle kalmadı tabi. Bundan sonra,
‘Benim barığm/ barım.’ olacak şekilde daralmaya gider. Gittiğinde ise bugünkü ‘gitim’, yazım, çizim… veya ‘sunum’ fiilden isim şeklini alır. Yani, bu günkü yazım, çizim, sunum… gibi fiilden isim yapılarının geçmişine gidersek karşımıza ; çizikim, yapıkım, sunukum… Veya; yapıgum, sunugum, barıgum… şekillerine rastlarız.
Böyleyse demek ki ortada bir aitlik eki (-m), bir de bitmişlik veya oluşmuşluk (-ük) durumu vardır.
Yani, ‘sunum’ fiilden isim yapısında; sun-_fiil kökü,
–uk_ bitmişlik eki
–m _ aitlik eki ( birinci şahsın eki olsun)
Peki, biz sunumum, sunumun, sunumu, sunumumuz, sunumunuz, … gibi şahıslara göre çekimlerde yapabiliyiyoruz. Yaptığımızda ise ifadelerin her birinde bir –ük bitmişlik ve –m aitlik de bulunmuş olabilmekte ? Bu örnekleri; Benim çizimim, senin çizimin, onun çizimi…, Veya; Benim gidimim, senin gidimin… diyede çoğaltabiliriz. Yine ortada (saklı) bir –ük bitmişlik eki ve –m iyelik eki bulunuyorsa öylese biz bu -ük eki yerine diğer bitmişlik eklerini kolayca yerleştrebiliriz. Yani, Benim gitti(k)mim, Senin gittimin, … diyebilirdik, fakat demiyoruz artık, çünkü zaten ‘senin çizimin’ ifadesinde saklı bir –ık eki olduğunu biliyoruz.
Burada dikkat çeken esas şey şudur. ‘yazım, çizim, sözüm… örrneklerinde bir bitmişlik vardır diyelim. Fakat –m eki şahsa ait bir ekti?
Türkçe için bir şeyden bahsedelim.
Türkçenin konuşulduğu bazı yörelerde batıl bir inanış vardır. Şöyle, çocukları erken yaşta ölen bir anneye doğacak çocuğunu satmasını söylerler. Belliki bunu bir uğursuzluk saymışlardır. Ve kadın ‘Ben bu yavrumu sattım.’ Der. Bundan sonra çocuğun adı ‘Satılmış’ veya ‘Satım’ olarak koyulur. Evet ‘Satım’ yani ‘Sattım’ veya ‘Satıkım’
Durum şöyle oldu haber kipinde bir çekimli fiil sabitlenerek kalıcı isim (Satım) oldu. Ve bu isim içerisinde bir bitmişlik ve birinci şahıs aitlik eki bulundu. Fakat isimden bir –t harfi düşmüştür. Oysa ‘küstüm çiçeği’ örneğinde bu –t hala bulunmakta ve istersek buna ‘küsüm çiçeği’ de diyebiliriz. Yani küstüm diyen çiçek veya küstüm olan çiçek. Yine küsü(tük)m olan.
Veya, küsüm oluk, küsüm erük, küsümarük, küsmark, küsmak, küsmek, küsmeğ, küsmey, küsme çiçeği.
Yine; bardım, bar(dıg)m, barıgm arük, barıgmark, barıgmak, barıgma, barma … (barmak bardım)
Yukarıdan buraya söylemeye çalıştığım üzere. Türkçede fiillerin mastar şeklinde bir bitmişlik ve muhatabın hareketle birinci ağızdan kazanmış olduğu sahiplik yatmakta.
Örneğin; Benim buraya erken gelme-k/-ğim/ gelmem/ gelimim/ gelikim/ geldimim/ geldi-k/-ğim
…iyi oldu.
cülesindeki bütün bu yapıların aynı bir bitmişliği bildirmesi bundandır.
Yani; ‘yapmak’ fiilinin ayıklanması…
yapımak
yapıgmak
yapugum arük / yapgum arük / Benim yapgum arur/ turur/ var
yapugm ak
… gibidir.
Menig bargum yaktı. _Yani, ‘Benim gitmem yaklaştı’
Veya; ……… gitgum
Şimdi; ……… gid-im
Yani; ……… gidim yaklaştı. …Artık yerine; Benim gidimim/ sunumum (sunum oluk-um/ sunumgum)
Senin sunumun/ Senin sunman var?
İlkin;
Benim sunum var.
…. yapgum var/ arür yine; yap(ı)g–isü(k) var_ yapısı var
yap(ı)k–isü(k) arür_ yapısar (şart kipi)
yap(ı)g arisü(k) var/-dır _ yapası var/-dır
(istek kipi) Ya da;
Ben yap(ı)kum/ bar(u)gum_( gidik-im/ gittik-im)
veya;
…. yapgum arür (oluyor) yine; yapgum arük-üsü(k) yok
veya;
…….. yapgum arük (oluk ) yapım a-r-s
…….. yapığ-m a-ük yapmar-s
…….. yapı-mak yapmas
…….. yapı-mak (mastar)