as_- dığından (dığı için)
Bu akşam anneme gideceğim için sizinle gelemeyeceğim
_ As I go to my mother tonight, I can’t come with you.
because
Bir eylemin sebebinden çok eylemin kendisinin vurgulanmak istendiği durumlarda...
Radyo dinlediğim için telefonu duyamadım.
_ I didn’t hear the phone because I was listening to the radio.
for
Bir durumun oluşmasında her zamanki gibi/-dığı için bilinen aynı şeyin sebep olmasında...
Çok iyi hazırlandığı için sınavı kazandı.
_He passed the exam, for he had prepared for it very welI.
since
Bir eylemin gerçeklemesinde başlıca bir şeyin sebep olduğunu belirtmede...
O gün çok korktuğundan bir daha buraya gelmez
_ Since he was very scared that day, he won’t come here again.
seeing that
Bir eylemin gerçekleşmesinde görünen bir sebebin yattığını belirtmede kullanılır.
Yorgun olduğundan (yorgun olduğunu görünce) ona yardım ettim.
_ Seing that he was too tired, I helped him.